Burun Estetiği, burun cerrahisi, ihtiva ettiği kemik ve kıkırdak yapılara müdahale etmek suretiyle burnu fonksiyonel ve estetik açıdan daha iyileştirmek için yapılan yeniden şekillendirme ameliyatlarıdır. Yüzün görünümünde önemli bir yere sahip olan burnun yapısı kişiye özeldir ve bu bölgede mevcut olan bir sorun kişinin sosyal yaşantısını da etkileyecektir. Yüzün bölümleri arasında genel olarak kabul görmüş birtakım oranlar olsa da kişinin benimsediği güzellik standartları farklı olabilir ve bu nedenle bir rinoplasti ameliyatı ile hastanın hekimden ne beklediği ve bu beklentilerin uygulanabilirliği ameliyat öncesi çok iyi değerlendirilmelidir. Ayrıca, öncesinde burun tıkanıklığı sorunu olmayan hastalarda estetik bir ameliyat planlarken, ameliyat sonrası bu fonksiyonların bozulmamasına azami dikkat gösterilmelidir. Genel olarak 18 yaş itibariyle yapılan estetik burun cerrahileri, ileri düzeyde burun tıkanıklığı olan hastalar için daha erken yaşlara da çekilebilir.
Burun estetiği cerrahisinde amaç nedir?
Asıl amaç kişinin bir taraftan estetik kaygılarını ortadan kaldırırken diğer taraftan yüz ile uyumlu doğal bir buruna sahip olmasını sağlamaktır. Ayrıca hastanın nefes kalitesini korumak veya artırmak da burun dış kısmındaki şekil bozukluğunu düzeltmek kadar önemlidir ve kişinin yaşam kalitesi ile birebir ilişkilidir. Bu nedenle hastada muayene ile ortaya konulmuş bir burun içi kemik eğriliği ve/veya burun etlerinde büyüme sorunları varsa, estetik ameliyat ile birlikte bu sorunların da çözülmesi (septum düzeltme ve konka küçültme ameliyatları gibi) hedeflenmelidir.
Estetik ameliyatların sonucu her zaman tatminkar olmayabilir ve bu durum sadece cerrahın başarısı ile değil hastaya ait “yaş, anatomik yapı, cilt kalınlığı, genel sağlık durumu, sigara içme ve yara iyileşme sorunları” gibi bir takım ek faktörlerle de ilişkili olabilir.
Burun estetiği ameliyatı hazırlığı için neler yapılmalı ve ameliyat öncesinde dikkat edilmesi gereken durumlar?
Estetik bir burun ameliyatı için hastanın iyi bir aday olup olmadığı hususu hasta ve cerrah arasında enine boyuna tartışılmalıdır. Hastanın ameliyatı neden istediği ve ameliyat sonrası beklentileri iyi ortaya konulmalıdır.
Hastanın tıbbi geçmişi iyi incelenmeli, kullanılan ilaçlar ve hikayede başka bir hastalık olup olmadığı sorgulanmalıdır. Hemofili gibi aşırı kanama oluşturabilecek bir hastalık varsa önceden bilinmeli ve riskleri konuşularak tedbir alınmalıdır.
Cerrah, hastanın burnunda ne tür değişiklikler yapılabileceğini belirlemek için burun içi ve dışı fiziksel muayeneyi dikkatli bir şekilde yapmalıdır.
Ameliyat öncesi en önemli safhalardan biri burnun çeşitli açılardan fotoğraflanmasıdır. Bu fotoğraf kayıtları, hem ameliyat sırasında değerlendirme yapmak hem de ameliyatın uzun dönem sonuçlarını kıyaslamak için kullanılacaktır.
Ameliyat öncesi ve sonrası en az 10-14 gün ibuprofen veya aspirin içerikli ağrı kesicilerden kaçınılmalıdır. Bu ilaçlar kan pıhtılaşma sürecini yavaşlatır ve ameliyat sonrası kanama riskini artırır.
Sigara, iyileşme sürecini yavaşlatır ve sigara içenler burun estetiği operasyonu sonrası iyileşmede daha fazla zorluk çekerler. İçerdiği nikotin kan damarlarını daraltarak, dokulara giden oksijeni azaltır ve bu şekilde iyileşmeyi bozar, bu nedenle ameliyattan önce ve sonra sigarayı bırakmak iyileşme sürecine olumlu katkı verir.
Burun estetiği ameliyatı nasıl yapılmaktadır?
Estetik burun ameliyatlarında kapalı rinoplasti ve açık rinoplasti adı verilen iki tip yaklaşım mevcuttur. Kapalı yaklaşımda, yapılan bütün kesiler burun içinden olmaktadır ve bu nedenle ciltte yara izi veya nedbe dokusu oluşmaz. Açık ameliyat ise burun delikleri arasında orta hattaki cilde yapılan “v” şeklinde bir kesi ile başlar ve cerraha, burun yapılarına daha çok hakim olabilecek bir görüş alanı sağlar. Bu nedenle açık rinoplasti yöntemi cerrahlar tarafından daha çok tercih edilir. Dıştan bir kesi yapılmış olsa da, ameliyat sonrası yara izi oluşumu çok belirgin ve dikkat çekici değildir.
Aslında kapalı veya açık cerrahi seçimi hekimin tecrübesine ve burnun yapısına göre değişen bir durumdur ve burada son karar verici, cerrahın kendisi olmalıdır.
Estetik burun ameliyatları lokal veya genel anestezi altında yapılabilir ve yaklaşık 2-5 saat sürer. Genelde hasta ve hekim konforu açısından genel anestezi tercih edilmektedir. Hastada burun kemik eğriliği (septum deviasyonu) varsa, ilk yapılan kesileri takiben öncelikle kemik eğriliği (septoplasti) düzeltilir. Septoplasti sonrası ise, ameliyat öncesinde yapılan plana göre burun kemerinin çıkarılması, kemik yan duvarlarının kırılması, burun sırtı ve ucundaki kıkırdakların düzeltilmesi ve yeniden şekillendirilmesi gibi işlemler yapılır. Hedeflenen düzeltmeler için burun içinde yeterli kıkırdak yoksa bu durumda kulaktan veya kaburgadan kıkırdaklar alınabilir. Kesilerin kapatılması sonrası burun içine tampon ve burun dış kısmına flaster ve sabitleyici birtakım materyaller (alçı, termal veya alüminyum sabitleyiciler gibi) yerleştirilerek iyileşme sırasında burnun yeni şekli korumaya alınır.
Ameliyat sonrası nelere dikkat edilmelidir?
Ameliyat sonrası kanamayı, şişmeyi ve morluk oluşumunu azaltmak için göz çevresi ve yanaklara buz veya soğuk jeller uygulamak, yüksek yastıkta yatmak, gereksiz baş hareketlerinden kaçınmak, çok sıcak gıdalar tüketmemek gibi tedbirler alınmalıdır. Ameliyattan sonra oluşan morluklar genelde 2 hafta, şişlikler ise daha uzun sürerler.
Ameliyat sonrası ilk birkaç gün burundan sıvı drenajı veya sızıntı şeklinde kanamalar olabilir. Burun altına bantlanmış bir gazlı bez parçası bu kan ve sıvıları emebilir.
Baş ağrısı olabilir, bu nedenle gerektiğinde uygun ağrı kesiciler kullanılabilir (parasetamol ihtiva edenler gibi).
Ameliyat sonrası ilk birkaç hafta şu aktivitelerden kaçınılmalıdır: Koşu ve diğer zorlu fiziksel aktiviteler, yüzme, sert çiğneme hareketleri, aşırı gülme hareketleri, sıkı kıyafetleri baş üzerinden geçirmek, gözlük takmak, kuvvetli diş fırçalamak, güneşe maruz kalmak gibi…
Ameliyat riskleri nelerdir ve sonuçları nasıl değerlendirilmelidir?
Estetik burun ameliyatı nispeten güvenli ve kolay bir operasyon olmasına rağmen, iyileşme süreci biraz zaman alabilir. Bütün ameliyatlarda görülebilen enfeksiyon, kanama ve anesteziye karşı kötü reaksiyon riskleri estetik burun ameliyatları için de geçerlidir. Ayrıca bu risklere ilave olarak; burun tıkanıklığı, burun kanaması, burnun hissiyatında azalma, burunda asimetri ve kesi yapılan kısımlarda nedbe dokusu oluşabilir. Burun ucu özellikle hassastır ve aylarca uyuşuk ve şiş olarak kalabilir. Birkaç hafta içinde tamamen iyileşme olabileceği gibi bazı etkiler aylarca da sürebilir. Bu nedenle ameliyatın sonucunu tam olarak takdir edebilmek veya ameliyattan memnuniyetsizlik olması durumunda yeni bir müdahale planı için burnun tamamen iyileşmesi beklenmelidir ki bu süre yaklaşık bir yıl civarıdır. Bu süre zarfında belirli aralıklarla hastalar kontrol edilmeli ve yeniden fotoğraflama işlemleri yapılmalıdır.